varlık üzerine masallar

Bir elim nüshada. Yalnızlık alıp götürüp verip getirip beni içtenlikle sevmiş durumda. Kırmızı maymunların yakasına daha önce yakışmış olmuş dört yeni cihan ve bir bulut olsamdaki performansıyla göz dolduran imlalar kullanılmaz, tamlamalar bıçkın hallere düşmüş ben Lahordan bir ev satın alıp yerleşmiş durumdalar. Yukarı bir baksalar vurup kendilerini üzümün beyler beyi şehrine döğüşmüş olmaları kaçınılmaz. Yeni kiplerin çekimleri kadar hoş bir şey var sabahın pencerelerinde. Böyle puslu, aka çalan, pek güzel bir kibrit, karmanların var oluşlarını tehdit ablukasına almış vaziyette. Adamın teki adım atıp dururken, sallanıp duran göğü sabitlemek üzere bir tesisatçı allah yol üzerinde. Kar var demiş miydim? Yerde çetrefilli pek ucu bucağı bilinmez, anasına babasına karışılmaz deli denen peltek bir kar var. Belkiz yolun uşağa düşerde pek acımasız malup kara yağmurdan çıkıp gelir seni alıverir diye kentli adamı mağlup etmiş babası. E iyi güzel yapmış da, nesini sevecenlikle karşılayıp dimağa adadın bu şiiri? Pasparıldak şıpşırıldak gramajı unutup unutup salıvermiş beyliklerine prensi tut da birde profilden bak. Bak, kadının teki salınık saçları, vernikli gözleri geri geliyor şu ehle vur şunu kırbaca konuştur niye gelmiş arabistan bir soruştur. Balkonlu evler gücüne gitmiş de volkanik kayalıklara adımı mı yazmaya gelmiş bir soruştur. Gece akşamları tutamamış da koşup koşup buraya mı gelmiş bir soruştur.

-Adamlar kadınları alıp arabistana götürürlerdi.
Dünyanın En güzel Arabistanına.